1930 yıllarda amerika'da geçer.beyaz bir kıza tecavüzle suçlanan bir zenci ve onu savunan beyaz bir avukatın öyküsü avukatın küçük kızının ağzından anlatılır.keyifli, keyifli olduğu kadar da hüzünlüdür.irkçılık üzerine olan bu kitap klasikler arasına çoktan girmiştir.
doctod'un dediği gibi hüzünlü ve keyifli..savunma makamındaki avukat kızına der ki "cesaretin, eli tabancalı bir adam olduğunu sanmanı istemem. mertlik, baştan bitik olduğunu bilip de çabalamak, olacakları göğüsleyebilmektir. binde bir kazanırsın ama kazandığın da olur.
kazandığın da olur korkma..
1930 yıllarda amerika'da geçer.beyaz bir kıza tecavüzle suçlanan bir zenci ve onu savunan beyaz bir avukatın öyküsü avukatın küçük kızının ağzından anlatılır.
evet güzel bir kitap ama klasikler arasında sayıldığı için benim beklentim yüksekti sanırım.
bir de herşeyi oluruna bırakan atticus gibi bir ebeveyn olmayı çok isterdim.
Özellikle 2-8 yaş arası çocuğu olanlar için bir kişisel gelişim kitabı tadında, sade dilli güzel kurgulu bir kitap. Büyüdükçe unuttuğumuz çocukluğumuzu, çocuk aklımızı hatırlatıyor..